Tagged: Aşk Toggle Comment Threads | Tuş takımı kısayolları

  • Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

    lezbiyengaybiseksuel 22:16 on 19 February 2017 Kalıcı Bağlantı | Cevapla
    Tags: Aşk, ,   

    İnsanı insan yapan nedir? 

    İnsan duygularını dökmek istiyor ama lafa nasıl başlayacam bilmiyorum. Ben bu gün ‘’Aşk’’ ve ‘’sevgi’’ den bahsetmek istedim. Benim isteyipte alamadığım hissedipte yaşayamadığım duygudan. Her insanı şımartır sevilme hissi ve herkes gibi bende isterim yaşamak ve yaşatmak ama inanmak ve kendini teslim etmek güvenmek gerek ne demiş şair ‘’Ki inanmak küskün bir çocuğun en büyük kan kaybıdır.’’ Bazen düşünüyorum <tabi çevremde gördüğüm kadar> bizlere sevme hakkı verilmesine rağmen niye sevilme hakkı verilmemiş niye bu camiada niye sevemiyor insanlar. ‘’provası yoktur hayatın. Ne yeniden yaşamak mümkün , nede yaşadıklarını silebilmek. Önemli olan,ilk defa değil ,son defa sevebilmek’’. Bence şairler hayatın değerini göstermek için şair olmuşlar bence bir düşün derim . Burada herkesi aynı kapta incelemiyorum ama şimdi düşünelim kaç kişi var çevremizde sevgili olan beraber bir hayatı omuzlayan benim yok mesela ama biz insanız değil mi, pekala biz insansak neden hayatı rahat yaşamak varken o insanı insan yapan duygular olmadan kim inanır değil mi. Ama ‘’Bir sevgiyi anlamak ,bir yaşam harcamaktır. Harcayacaksın.’’ Ne güzel ya bu söze sığınan var mı. özür ya biraz ağır ve ithamkar konuştum gibi ama ne demişler ‘’Yarası olan gocunur’’ varsa yaran tuz bastıysam demek ki  yapacak bir şey yok gerçeği söylemek ve size hatırlatmayı görev bilirim.

    Kimi sevsem hiç olmadığı kadar yalnızlaşırdı Kimi sevsem bütün o yanlış hayatım gizlendiği yerden çıkıp gelirdi Kimi anlamaya çalışsam hayatımın boşluğu çarpardı yüzüme Kime elimi uzatsam o unutulmuş ömrünle karşılaşırdım.

     
  • Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

    lezbiyengaybiseksuel 16:04 on 15 January 2017 Kalıcı Bağlantı | Cevapla
    Tags: Aşk, , ,   

    Lezbiyenler aşık olur mu? 

    Eşcinselliğe karşı önyargılı olan toplumumuzda, iki kadın arasındaki ilişki sadece cinsellik olarak düşünülürken, bu ilişkide duygusal yoğunluk olabileceği kimsenin aklına gelmez. İki kadın arasındaki ilişki cinsel şehvet aracı olarak görülmekte, hatta p*rno dergilerine lezbiyen ilişkiler bu şekilde yansıtılmakta. Heteroseksist yapılanma nedeniyle, lezbiyenliğin sadece cinsel yönü üzerinde (bilinçlice) durulurken, lezbiyenliğin duygusal yönü yokmuş gibi görülmekte. Oysa bir kadının bir erkeğe hissedebilecekleri nasıl olağansa, bir kadının hemcinsine hissedebilecekleri de gayet olağandır. Aşk, insani bir şeyse bunun sınırlamasını yapmaya kalkışmak toplumun kendisiyle çelişkiye düşmesinden öte bir şey getirmez. Lezbiyenler de aşık olur.

     
  • Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

    lezbiyengaybiseksuel 00:12 on 18 October 2012 Kalıcı Bağlantı | Cevapla
    Tags: Aşk, Dönme   

    Dönmelerin AŞK’ı Büyük Olur 

    Tarih kadar eskidir, Dönmelik… Kimi fikrinden döner, kimi dinden döner, kimi nefretten döner, kimi cinsiyetten döner, kimi de olduğu yerde döner… Neden dönülmesin ki? Dünya bile döner! Dünyanın bile döndüğünü anlayamayan bazı kişiler, kendilerinin de bir şeylerden döndüğünün farkında bile değildir…

    Ben bir Dönme olarak, hem dönmelerden hem de dönemeyenlerden bahsedeceğim ya da dönmenin kötü bir durum olduğunu düşünenlerden…

    Bu gün her zamanki gibi iş yerime gitmek için otobüse bindim. Ön tarafta oturan dört gençten bir tanesi ‘Dönme’ olduğumu fark etmiş olacak ki, diğer arkadaşlarına eğilerek bir şeyler söyledi ve hepsi ‘Dönerek’ bana baktı… Sonra tabii her zamanki gibi fısıldaşmalar, gülüşmeler; öyle ki bu gülüşler giderek argo tabirde ‘Votkalı gazoz içmiş pavyon karıları’nınkine döndü…

    Pavyon karıları alınmasın, zira birçok arkadaşım pavyon karısıdır ve para kazanmak için gülmek zorundadırlar. Ve en azından birilerini küçük görerek gülmeyenlerden oldukları için gözümde bir hayli değerlidirler… Bizim neşeli dört genç eğlene-dursun, ben düşünmeye başladım…

    Neydi ‘Dönme’lerin bu çektiği? Etek giymek kadınlık çağrıştırdığı için ya da kadın kıyafeti giymek hor görüldüğü için doğal olarak ‘Errrrrkeklikten Dönmeler’ gülünç karşılanıyorlar… Neden mi? Kadın olmak aşağılık bir durumdur çünkü.

    Birinin kadın kıyafeti giymesi alçakça, eksik etek karılar gece sokağa tek başına çıkamaz, tek başına yolda yürürken bile tacize uğrarlar. Tek görevi ev işi yapıp çocuk doğurmak olan kadınlığa geçilir mi?

    Bu alçaltıcı durum, toplumun her alanında ‘Errrrrkekten Dönenlerin’ alay konusu olmasına neden olur. ‘Alçak dönmeler’, ilk olarak ailelerinden dışlanır. Okul okuyamazlar, çünkü arkadaşlarınca da dalga geçilir bir pozisyondadırlar. İş verilmez onlara, çünkü onlar ‘Dönmüş’lerdir…

    Yalnız ve kimsesiz bırakılan ‘Dönme’nin layık olduğu tek şey de Orospu olmaktır… Sonunda hem yalnız, hem Orospu olmuş bir ‘Dönme’ yaratır bu ‘Errrrkek’ meraklıları…

    Bunca dışlanmışlığın arasında sevilmeyi ister ‘Dönme’. Ailesi, arkadaşları, akrabaları ve toplum sevmemiştir O’nu. Sevgiye açtır ‘Dönmeler’… Kimsenin sevmediği ‘Dönme’yi’ sevgi ayağına sikmeyi hevesleyen o kadar çok Errrkek vardır ki!

    Bu Errrkekler, dört duvar arasında kalçalarını ve göğüslerini sever ‘Dönmelerin’, ama dışarıda tanımazlar. Çünkü, toplumca dışlanmıştır Dönme, halkın arasına kolay karışamaz. Her babayiğitin harcı değildir, bir Dönme’nin elinden tutup gezmek.

    ‘Seni Seviyorum’ diyenlerin çoğu da başka nedenlerle yanaşır ‘Dönmelere’; ya parasını yemektir derdi ya da elinin altında bedavadan bulundurduğu bir cinsel tatmin aracı… Bunun dışında, yaşadığı Aşk bile gerçek değildir çoğu zaman…

    Elinden tutup, gezdiren adamı fazla yargılamaz ve ona Aşık olduğunu söyler. Bazen şiddet görse de, biricik aşkı parasını yese de ses çıkartmaz. Sevmiştir çünkü, kimsenin onu sevmediği bir dünyada, O sevmiştir! Bu yüzden, olsundur… O’nu da seven biri olsundur…

    Bir de kendini avutur bile bile, Üç-beş çocuk doğuran karılar bile aldatılır, kendilerini kocatan-kocaları tarafından boşanırlar… Sanki bu devirde kimin ilişkisi doğrudur-kusursuzdur ki, dönmelerin ilişkileri kusursuz olsun!

    Dövse de-sövse de-soysa da-sikse de, olsundur… Kimse tarafından sevilmeyen bu ‘Dönme’ sevilmenin böylesiyle bile mutludur!

    Eğitim alamamış, aile hayatı yaşayamamış, Orospuluktan başka bir iş yapamamış, kendini hiç yararlı hissedememiş ve çok ahlaklı toplumumuz tarafından hayatı kurban edilmiş bir ‘Dönme’nin dayak ve kullanılmakla bile mutlu olabileceği hiç aklınıza gelir miydi?

    Gelsin ama…

    Demet Yanardağ
    18 Ekim 2012
    siyahpembe.org

     
  • Bilinmeyen adlı kullanıcının avatarı

    lezbiyengaybiseksuel 15:56 on 28 December 2003 Kalıcı Bağlantı | Cevapla
    Tags: Aşk, ,   

    İnsanı, İnsan Olduğu İçin Sevmek 

    Bu kadar zor olmasa gerek kadını, erkeği, travestisi, lezbiyeniyle bütün cinsel eğilimlere, sağcısıyla, solcusuyla bütün görüşlere, işçisiyle, memuruyla, motor ustasıyla, elektrikcisiyle, tesisatcısıyla bütün mesleklere saygı duysak sevmesekde saygı duymayı becerebilsek yada hiç değilse tahammül edebilsek daha hoş görülü olabilsek toplumsal huzuruda daha rahat yakalarız diye düşünüyorum.
    Aslında kimsenin kimseye kendini anlatmak gibi bir zorunluluğu olmamalıdır. Ama ne yazıkki toplumumuz yeterince hoş görülü olamadığından grupların özelliklede azınlıktaki grupların kendilerini anlatma ve ıspat etme mecburiyeti doğuyor. Ama gelin görünki bunu bile yapmanıza fırsat verilmeyebiliyor. Toplumun bilinçlendirilmesi misyonunu taşıması gereken medya ve aydınlar misyonlarını yerine tam olarak getirmiyor hatta zaman zaman bir takım kısa dönem menfaatlar uğruna bu misyonu kötüye kullanabiliyorlar. Düşünsenize tanınmış yazarlarımızdan birisi yine tanınmış tarihcilerimizden birisine aşağılamak amacıyla ” O alkolik ve eşcinsel” diyebiliyor, ve bu lafı eden şahıs güya aydın geçiniyor. Hal böyle oluncada görev sivil örgütlere düşüyor, bu durumdada kendini savunmak zorunda kalan bu örgütlere her türlü engel hazırlanıyor. Ve bu durum karşısında insanın aklına (en azından şimdilik) gerçek ortamlardan daha özgür bir ortam olan internet ortamı geliyor. Bu yolla insanlara ulaşabilmek ve “bizi bizden dinleyin önyargılarınızı atın bizlerde insanız” mesajı verebilmek için sanal gruplar kuruluyor. İşte bunlardan biride GACI, onun kuruluş amacıda derttaşlarıyla aynı. Ama inanın gerçektende etkili bir yol bu internet, özelliklede hızla yaygınlaşan bir teknoloji olduğundan geleceğin bir numaralı iletişim aracı olmaya aday.
    Biliyormusunuz bende önceleri toplumun büyük çoğunluğu gibi escinsel eğilime şimdiki kadar sıcak bakmıyordum tesadüfen katıldığım ZENNE grubu ardından ESCİNSELLE ve en sonda GACI gruplarında tanıdığım dostlar sayesinde, onları onlardan dinleyip tanıdıktaktan sonra bakış açım bayağı değişti. Artık onlara daha sıcak bakıyorum ve onlarla aynı ortamlarda olmakdan büyük mutluluk duyuyorum. Özelliklede bu sitede onlarla birlikde yazılar yazmak son derece müthiş bir duygu.
    Bir erkek (ve şimdi admirer) olarak toplumca uygulanan haksızlıklardan dolayı, başta Aydan ve Serap olmak üzere bütün travestilerden ve escinsellerden özür diliyorum. Keşke bütün insanlar sizleri önyargısızca yakından tanıyabilselerdi, inanıyorumki onlarda sizleri çok severlerdi.
    Son olarak yine tekrarlıyorum insanı insan olarak sevmek işte bütün mesele bu. Kendinize iyi bakın mutlu kalın.

    Adamca – Gacı

     
c
Compose new post
j
Next post/Next comment
k
Previous post/Previous comment
r
Cevapla
e
Düzenle
o
Show/Hide comments
t
En üste git
l
Go to login
h
Show/Hide help
shift + esc
Vazgeç
WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın